gazetda

Beyrut'taki patlamada Kıbrıs bağlantısı

Güncel

Lübnan'da 137 kişinin öldüğü ve 5 binden fazla kişinin de yaralandığı patlamaya sebep olan 2 bin 750 ton amonyum nitratı ülkeye getiren geminin sahibinin Güney Kıbrıs'ta yaşayan Rus uyruklu Kıbrıs vatandaşı Igor Grechuşkin olduğu ortaya çıktı.

Bin 700 ton amonyum nitratı taşıyan geminin Rus sahibi bugün Güney Kıbrıs'ta sorguya alındı.

Rum haber kaynakları, Beyrut limanına demirleyen "Rhosus" gemisinin sahibj Rus işadamı Igor Grechushkin'in bugün Lübnan İnterpolünün talebi üzerine Limasol'da tespit edilerek, sorguya alındığını bildirdi.

Habere göre, Rus işadamı işbirliği göstererek, kendisine yöneltilen sorulara yanıt verdi.

Rus işadamının yanıtlarının Lübnan polisine iletileceği vurgulandı.

Uluslararası haberlere göre, Lübnan güvenlik makamlarının geminin sahibi olan Rus’u Güney Kıbrıs’ta da aradıklarının görüldüğünü kaydeden Rum basını, bunun Rum Yönetimi makamları tarafından teyit edilmediğini, çünkü hiçbir zaman böyle bir talepte bulunulmadığını ekledi.

Rum tarafında yayımlanan Alithia gazetesi ise haberinde, gemiyi Beyrut’ta bırakan Igor Grechushkin’in Limasol’da ikamet ediyor göründüğünü aynı zamanda Güney Kıbrıs’ta bulunan Teto Shipping isimli şirketin son bilinen müdürü olduğunu yazdı.
İnternette yapılan araştırmalarda, Güney Kıbrıs’ta Teto Shipping ismiyle kaydedilmiş bir şirket bulunamadığını belirten gazete, bahse konu kişinin Unimar Servise isimli bir şirkette de müdür olarak görüldüğünü ekledi.

YÜZEN BOMBA, 2 BİN 750 TON AMONYUM NİTRATI BEYRUT'A GETİRMİŞ!

Öte yandan Lübnan, Beyrut Limanı'nda meydana gelen, tarihinin en korkunç patlamasının yaralarını sarmaya çalışıyor. Ölü sayısının 137'ye yükseldiği, 5 binden fazla kişinin de yaralandığı patlamaya sebep olan 2 bin 750 ton amonyum nitratı ülkeye getiren gemiyle ilgili yeni bilgiler gelmeye devam ediyor. Rus iş adamının sahibi olduğu ve mürettebatın maaşını bile ödeyemeyen geminin, güzergahında olmamasına rağmen Lübnan'a uğradığı ortaya çıktı.

İşte Lübnan'ın başkenti Beyrut'u yerle bir eden patlamaya sebep olan gemi ve patlayıcıların perde arkası...

Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta Salı günü en az 137 kişinin ölümüne ve 5 binden fazla kişinin de yaralanmasına yol açan patlamada infilak eden 2 bin 750 ton amonyum nitratın Mozambik'te bir madende kullanılmak üzere sipariş edildiği, mürettebatın maaşını ödeyemeyen geminin fazladan yük alarak güzergahında olmamasına rağmen Lübnan'a uğradığı ortaya çıktı.

Daha sonra mürettebatın şikâyeti üzerine dava açıldığı, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den yardım talebine yanıt alamayan kaptanın Moldova bandıralı Rus gemisini kaderine terk ettiği belirtiliyor.

New York Times ve CNN'in haberlerine göre, 2013'te Gürcistan'ın Batum limanından Mozambik'e gitmek üzere yola çıkan MV Rhosus adlı geminin öyküsü şöyle:

Resmi kayıtlar ve kaptan Boris Prokoşev'in ifadesine göre gemi yakıt almak için Yunanistan'a uğradı.

Geminin Güney Kıbrıs'ta yaşayan Rus sahibi Igor Grechuşkin, burada Rus ve Ukraynalı mürettebata parasının bittiğini, bu nedenle masrafları karşılamak için fazladan yük almak zorunda olduklarını söyledi.

Gemi fazla yükünü aldı ve Beyrut'a uğradı. Rusya Denizciler Sendikası, "ciddi işletme ihlalleri", liman ücretlerinin ödenmemesi ve mürettebatın şikayetleri nedeniyle MV Rhosus'un, Beyrut'a gelir gelmez alıkonulduğunu duyurdu. Gemi bir daha sefere çıkamadı.

Dün Echo Moscow radyosuna konuşan Kaptan Prokoşev'e göre, mürettebat 11 aydır gemideydi ve erzakları azalmıştı.

Prokoşev, "Her gün Putin'e yazdım. Sonunda avukat tutabilmek için geminin yakıtını satmak zorunda kaldık. Çünkü yardım çağrılarımıza yanıt alamadık. Geminin sahibi bize su ve yiyecek vermedi" dedi.

Sendikaya göre gemi daha sonra kaderine terk edildi. Paralarını alamayan mürettebat ülkelerine gönderildi.

Sendikanın açıklamasında "Geminin yükü tehlikeliydi. Liman idaresi yükün indirilmesine ve başka bir gemiye nakledilmesine izin vermedi" denildi.

2014'te bir Rus yayın organında gemiyi "yüzen bomba" olarak tanımlandı.

Prokoşev ve mürettebatı temsil eden Lübnanlı avukat Charbel Dagher arasındaki yazışmalara göre amonyum nitrat Kasım 2014'te mahkeme kararıyla gemiden indirildi ve limandaki bir hangara taşındı.

Kötü koşullarda muhafaza edilince infilak etme riski olan amonyum nitrat altı yıl boyunca bu hangarda bekletildi.

Lübnan Gümrük İdaresi Başkanı Badri Daher, amonyum nitratın arz ettiği tehlikeyle ilgili altı kez yazılı uyarıda bulunduklarını ancak mahkemenin bunları dikkate almadığını söyledi.

CNN'in ulaştığı belgelere göre Daher ve yerine geldiği liman müdürü amonyum nitratın son çare olarak Lübnan ordusuna satılmasını önerdi.

Bu çağrıya da olumlu yanıt gelmedi. Daher, "Geminin yükünü limana boşaltmasına izin verilmemeliydi. Çünkü yük bizim değil Mozambik'indi" dedi.

Patlamadan birkaç saat önce deponun kapısı tamir edildi

Limanın şimdiki müdürü Hassan Koraytem, dün yerel OTV kanalına "Mahkeme kararıyla yükü 12 numaralı depoya götürdük. Bunların tehlikeli madde olduğunu biliyorduk ama bu kadar tehlikeli olabileceğini bilmiyorduk. Gümrük İdaresi ve güvenlik makamları patlayıcı maddenin kaldırılması için girişimde bulundu ama sorun çözülemedi" diye konuştu.

Koraytem, "Patlamadan birkaç saat önce öğlen saatlerinde Devlet Güvenliği Kurumu'nun talebiyle deponun bir kapısını tamir ettik. Ama öğleden sonra neler olduğu konusunda hiçbir fikrim yok" dedi.

Beyrut'ta 137 kişinin ölümüyle sonuçlanan patlamanın nedenlerine ilişkin soruşturma devam ederken halk öfkesini 'ihmalle suçladığı' hükümete yöneltiyor.

Lübnan Cumhurbaşkanı Michel Aoun, patlamanın limandaki depoda tutulan 2.750 ton amonyum nitrattan kaynaklandığını söyledi. Ülkede birçokları, yetkilileri yolsuzluk, ihmal ve kötü yönetimle suçluyor.

BBC'ye konuşan film yapımcısı Jude Chehab, "Beyrut ağlıyor, Beyrut haykırıyor, insanlar histerik, insanlar yorgun" dedi ve olayın sorumlularının yargılanması çağrısı yaptı.

Hastanede yatan Chadia Elmeouchi de "Her zaman, yeteneksiz kişiler, yeteneksiz bir hükümet tarafından yönetildiğimizi biliyordum (...) Ama size bir şey söyleyeyim, şimdi yaptıkları tamamen bir suç" dedi.

Hükümete yönelik tepkiler sokaklara da taştı. Göstericiler Beyrut'un merkezinde Lübnan'ın eski Başbakanı Saad Hariri'nin konvoyuna saldırdı.

Lübnanlı danışman Stephane Bazan da Facebook'ta paylaştığı mesajla hükümeti eleştirdi. Çok sayıda kişi tarafından paylaşılan mesajda şu ifadeler var:

"Dün yaşanan şey, sözde sorumlu olan kişilerin beceriksizliğinin sonucu. Bizi daha kaç felaket bekliyor? Elektrikler kesik, sular zehirli, gıda şüpheli, silahlar her yerde. Paramızı, çocuklarımızın geleceğini çaldılar."

Reuters'ın haberine göre Carnegie Orta Doğu Merkezi Müdürü Maha Yahya da "Başka bir ülkede olsa hükümet istifa ederdi. Patlamanın nasıl yaşandığı bir yana, bu tamamen suç sayılan bir ihmaldir" dedi.

KURTARMA ÇALIŞMALARI NE AŞAMADA?

Güvenlik güçleri patlama alanında arama çalışmalarına devam ediyor. Denizden de aramalar sürüyor. Onlarca kişi hala kayıp.

Beyrut Valisi Marwan Aboud, patlama nedeniyle binaların zarar görmesiyle 300.000'e yakın kişinin evsiz kaldığını ifade etti.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.