Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, hükümetin büyük ortağı UBP’nin hem erken seçim tarihi belirlenmesin, hem de ara seçim yapılmasın diye hareket ettiğini belirterek, “Burası hukuk devleti midir yoksa kabile devleti midir? Anayasaya aykırı seçim yapılamaz” dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ertelenmesinde olağanüstü bir durum olduğunu anımsatan Özersay, pandemiden dolayı 6 siyasi partinin o dönem fikir birliği içinde olduğunu, YDP’nin de seçimin ertelenmesine değil Mustafa Akıncı’nın cumhurbaşkanı olarak görevini sürdürmesine itiraz ettiğini hatırlattı.
Boş olan tek vekil için, büyük harcamalar yapılıp ara seçime gidilmemesi için erken seçim tarihinin yasal süre içinde belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Özersay, “Partiler tarih konusunda orta noktada anlaşmalı. Ara seçim bize göre bir değil iki vekil için yapılmadır çünkü Hüseyin Özgürgün’ün vekilliği düşürülmelidir” dedi.
Kudret Özersay, Haber Kıbrıs Web TV’de yayınlanan “Markaj” programına katılarak, Ali Baturay’ın sorularını yanıtladı.
“Haziran makul değil, en iyisi yazın sonu”
Erken genel seçim ve ara seçim hakkında konuşan Özersay, “CTP gibi biz de ‘seçime hazırız’ ancak aşılama ve turizm açılımından dolayı Haziran ayı makul değil. Yazın sonuna doğru seçim daha doğru olur. Aşılamada yol ve turizmde yol alınmış olur. Başbakan, erken seçim için ‘Ekimden önce hodri meydan’ dedi şimdi ‘2022’ diyor, ortakları haklı olarak tepki gösteriyor” dedi.
“Erken ve ara seçimin yapılmasını istemiyorlar”
Ara seçime gidilmemesi için erken seçim tarihinin yasal süre içinde belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Özersay, “Partiler tarih konusunda orta noktada anlaşmalı. Ara seçim bize göre 1 değil 2 vekil için yapılmadır çünkü Hüseyin Özgürgün’ün vekilliği düşürülmelidir. Seçim tarihi belirlenmesin, ara seçim de yapılmasın diye hareket ediliyor. Burası hukuk devleti midir yoksa kabile devleti midir? Anayasaya aykırı seçim yapılamaz. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ertelenmesinde olağanüstü bir durum vardı. Pandemiden dolayı 6 siyasi parti de fikir birliği içindeydi. YDP, seçimin ertelenmesine değil Mustafa Akıncı’nın cumhurbaşkanı olarak görevini sürdürmesine itiraz etmişti” ifadelerini kullandı.
“Açıklamalar, Tatar’ın jargonu ve yaklaşımı mı bilemiyorum”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından sosyal medya üzerinden yapılan açıklamalarla ilgili konuşan Özersay, “Başbakan Yardımcısı ve Dış İşleri Bakanlığı yaptım ancak kimseye ‘al sosyal medya hesabımı ona cevap ver’ demedim. Kimse benim adıma cevap yazmaz, sosyal medya hesaplarımdaki yazıları ben yazarım. Cumhurbaşkanlığının basın birimi varsa açıklama oradan yapılacak. Kurumsal nitelik kaybedilmemeli. Bu açıklamalar, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın jargonu ve yaklaşımı mı bilemiyorum” şeklinde konuştu.
“Her dönemde farklı federasyon modelleri görüşüldü”
Kıbrıs görüşmelerinde her dönemde farklı federasyon modellerinin görüşüldüğünü ve iki kesimli federasyonun 1974’ten sonra metinlere girmeye başladığını anlatan Özersay, “BM müzakere sürecinin çöktüğünü kabul etti. Resmi görüşme süreci olduğunu kabul etmiyor. Müzakere süreci yoktur. Cenevre’deki toplantıda, resmi görüşmelerde neyi görüşeceklerini görüşmek için bir araya gelecekler. Ersin Tatar’ın bu nedenle federasyon dışında görüş bildirme rahatlığı vardır” dedi.
“Federasyon ortak rızadan dolayı görüşülüyor”
Rumların iki ayrı devleti kabul etmediğine ancak Türk tarafının da federasyonu kabul etmediğine dikkat çeken Özersay, “Federasyon, BM tarafından belirlenen bir zemin değildir. İki taraf da geçmişte federasyona rıza verdiği için federasyon görüşülür. Ortak rıza yoksa müzakerelerin başlaması için zemin yoktur” diye konuştu.
“Kıbrıs cumhuriyetinin federasyon olmadığını savunuyor”
Rumların federasyon konusunda rahat olmadığını dile getiren Özersay, “50 yıldan beridir federasyon görüşmelerinde başarısızlık var. Rumlar, daha önce federasyon kurulduğu ve yaşamadığının ortaya çıkmaması için Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federasyon olmadığını savunuyor” ifadelerini kullandı.
“Standartlar yüksek olursa ambargo engel tanımaz”
Ambargo konusuna değinen Özersay, “Güvenlik konseyi kararı ile ambargo uygulaması yoktur ancak ABAD kararlarından dolayı fiiliyatta bir ambargo vardır. Üretimde standardı yüksek tutarsak ambargo engel tanımaz. Manası varsa ürünleri satın almaya hazırdılar. Rumlar, ticaret, turizm ve doğal kaynakları paylaşım konularında bizimle görüşmelidirler. Kapsamlı çözümü beklemeden yapmalıdırlar” dedi.
“Hellim konusunda AB’ye güvenmiyorum”
AB tarafından tescillenen hellim hakkında konuşan Özersay, “Hellim konusunda tarif edilenden farklı bir noktaya gelindi. Süreç, hellimin tescili, güneye satılması ve Güney üzerinden Avrupa’ya satılmasıdır. Ortadoğu’ya hellim satabilirken, bu durum sorun yaratabilir mi? Hukuken engel olmamasına rağmen helva satışı Rumlar tarafından engellenmişti. Teoride hellim satılabilir ancak pratikte satılmasının engellenmesinden endişe duyuluyor. AB’ye güvenmiyorum doğrudan ticaret tüzüğü söz verilmişti ancak uygulanmadı” şeklinde konuştu
“KKTC’yi şaka olsun diye kurmadık”
Türkiye’ye ilhaka karşı olduğunu yineleyen Özersay, “KKTC’yi şaka olsun diye kurmadık. Türkiye, Güney Kıbrıs ve dünya ile ilişkilerde devlet kurumlarına sahip çıkmamız gerekir” dedi.