Üçüncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 21-25 Aralık Mücadele ve
Şehitler Haftası dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Eroğlu mesajında, Kıbrıs Türk
Halkı’nın devletine sonsuza dek sahip çıkacağını vurgulayarak, uzlaşmaz Rum
tarafının Kıbrıs Türk Halkı’nın haklarını gasp etmesine dur denmesi gerektiğini
belirtti.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu mesajında şunları kaydetti:
“Kıbrıs Türk Halkı zor günlerden geçerek bu günlere geldi.
Bir daha yaşanmasını asla istemediğimiz saldırılar, acılar yaşadık. Kıbrıs
Türkü’nün 21-25 Aralık 1963 Kanlı Noel’inde Rum saldırılarına karşı Kıbrıs’ın
dört bir yanında verdiği mücadele, tarihin en onurlu, kahramanca
direnişlerinden biridir. 21 Aralık 1963 günü Kıbrıs Türklerini yok etme planı
olan Akritas yürürlüğe konulmuş ve kısa sürede Ada’nın bütününün Yunan
hegemonyasına alınması hedeflenmişti.
Bu hedefe ulaşamamışlarsa bunda başlıca etken Kıbrıs Türk
Halkı özgürlük tutkusu ve Anavatan Türkiye’nin tüm güçlüklere rağmen
garantörlük antlaşmasındaki tek yanlı müdahale hakkını kullanarak Kıbrıs Türk
Halkı’na kol kanat germesidir.
55 yıl sonra bugün hala Kıbrıs’ta kalıcı bir antlaşma
yapılamıyorsa bunun sebebi Rum-Yunan ikilisinin hala o günlerin zihniyeti ile
hayal kurmaya devam etmesi ve bazı devletlerin statükonun sürmesini kendi
çıkarları için uygun görmeye devam etmesidir.2017 yılının Haziran ayı Temmuz
ayı başında Crans Montana’da yaşananlar, o günden bu yana Rum liderliğinin
ortaya koyduğu tutum ve söylemler artık Kıbrıs’ta federal bir çözüm
olamayacağını netleştirmiştir. Rum tarafının federal çözüm vizyonu halkımızın
bir çözümden bekledikleri arasında dağlar kadar fark vardır. Rum liderliği bizi
hala azınlık olarak görmek istemekte, toprak ve mülkiyet düzenlemeleri ile 1974
öncesine dönmeyi amaçlamakta, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini
sıfırlayarak bizi güvenlikten yoksun, kendisine mahkûm bir topluluk haline
indirgemeyi talep etmektedir.
Hal böyleyken hala Rum liderliğinin peşinden koşarak,
olmadık tavizler vererek bir yere varamayız. Yapılması gereken dünyaya
Devletimize sahip çıktığımızı haykırarak, Rum tarafının haklarımızı gasp
etmesine dur demektir. Rum tarafının nasıl bir federasyon istediği ortaya
çıktığına ve bizim bunu kabul edemeyeceğimiz netleştiğine göre antlaşmalı
ayrılık, konfederasyon ve iki ayrı Devletli bir Kıbrıs çözüm formüllerinin de
artık masaya konulması, Birleşmiş Milletlere bunu yapması zamanının geldiğinin
anlatılması lazımdır.
Bu duygu ve düşüncelerle Kıbrıs Türk Halkı’nın özgürlüğü
için canını veren şehitlerimizi rahmetle, aramızda olan gazilerimizi şükranla
aramızda olmayanları da rahmetle anıyoruz. Kıbrıs Türk Halkı dünya durdukça o
günleri ders çıkarmak için unutmayacak, özgürlük ve vatan için verilen
kahramanca mücadeleyi hep yaşatacaktır.”