Bakanlığı’na haciz geldi

Lefkoşa’da Bedrettin Demirel Caddesi üzerinde faaliyet gösteren Fina Benzin İstasyonu’nun kullanımındaki arazinin gerçek sahibi Maronit Ninos Andonis Yianakis’in açmış olduğu dava sonucunda KKTC mahkemesi 2019’da 560 bin Sterlin tutarında tazminat emri vermişti. Tazminatın devlet tarafından ödeneceğine ilişkin maliye memurunun beyanı sonrasında herhangi bir gelişme olmayınca haciz memurları dün İçişleri Bakanlığı’na giderek 2 araç için haciz işlemi başlattı. Diyalog’a konuşan dönemin İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, tazminat bedelinin kullanıcı tarafından ödenmesi gerekirken, dönemin Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın talimatıyla bir memurun mahkemeye gönderildiğini ve bu 560 bin Sterlin’in devlet tarafından ödeneceğine dair taahhüt verdiğini söyledi.

Baybars “bu durumu savcılığa şikayet ettiğimiz halde herhangi bir işlem yapılmadı” dedi. Maliye bunu nasıl yapar?    Maliye memurunun, İçişleri Bakanlığı’nı ilgilendiren bir konuda mahkemeye taahhütnamede bulunmasının yasa dışı olduğunu vurgulayan Baybars “üstelik tüm bu işlemler bizim bilgimiz dışında gelişti” dedi.    Dönemin Maliye Bakanı’nın tavrını eleştiren Baybars, savcılığın da böylesi bir durum karşısında işlem başlatmadığına dikkat çekti. Baybars yeniden İçişleri Bakanı olması halinde bu konu üzerinde duracağını kaydetti.

Yağmur Alptürk (Fina Petrol Direktörü)    Haciz kararıyla birlikte gündeme gelen Fina Benzin İstasyonu’nun direktörü Yağmur Alptürk ise Diyalog’a yaptığı açıklamada “Uzun yıllar kira ödedikten sonra burasını devletten satın aldık” dedi.    Alptürk’ün açıklaması şöyle: “Uzun yıllar önce aile büyüklerimizden dedem buradaki arsayı kiraladı. Kiralanan arsa ile ilgili devlete uzun yıllar kira ödedik ve ardından da bu arsa satın alındı. Burası iki arsadan oluşuyordu. Şu anda sıkıntının yaşandığı arsa zamanında devletten bedeli ödenerek alınmış bir arsadır. Yıllar sonra Maronit geldi ve arsanın kendilerine ait olduğunu söylediler. Devlete bir dava açıldı ve haliyle biz de ilgili kişi olduk. Yaklaşık 10 yıl süren bir mahkeme süreci sonrasında devletin zamanında hata yaparak arsanın satıldığına mahkeme karar verdi. Kusurlu taraf devlet bulunduğu için tazminatın devlet tarafından ödenmesine karar verildi. Biz burayı alırken devlet arazisi olarak aldık. Burada bedel ödemeden öylesine bu arsayı aldık gibi bir durum kesinlikle söz konusu değildir. Biz burayı devletin bildik ve devletten alıp parasını da ödedik. O zaman yapılan tüm evraklar ve faturalar da mahkemeye sunuldu ve davayı devlet kaybetti.”