banner26

Dr. Bayraktar: “Bir yıl içinde hepimiz Covid -19 olacağız”

Güncel 04.01.2022, 16:37
203
Dr. Bayraktar: “Bir yıl içinde hepimiz Covid -19 olacağız”
banner32

Lefkoşa Devlet Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Nesil Bayraktar, “Önümüzdeki 1 yıl içinde hepimiz en az 1 kez Covid -19 olacağız” dedi

Omicron, Dünya Sağlık Örgütü’nün listesine giren son Covid-19 varyantı oldu ve neredeyse tüm ülkeleri hızlıca etkisi altına aldı. Hem aşılı kişileri hem de daha önce Covid-19 geçirenleri hasta edebilen varyant diğerlerine göre daha bulaşıcı.

Omicron’un akciğere etkisi daha az olduğundan öldürücülüğünün de daha düşük olduğu yönünde bilimsel yayınlar var ancak risk grupları hala tehdit altında.

Bu varyantta öksürük geri planda kalırken, boğaz ağrısı, boğazda kaşıntı hissi, burun tıkanıklığı ve ateş belirtileri öne çıkıyor. Aşı hala Covid-19’ndan korunmanın, hastalığın öldürücü etkisini azaltmanın en önemli yolu.

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Covid-19 Bilim Kurulu üyesi, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Nesil Bayraktar, Omicron’un belirtilerini, ülkedeki seyrini anlattı, aşılarla, salgınla ilgili soruları yanıtladı.

Bayraktar, “Omicron’un Covid-19’un son varyantı olacağını düşünmüyorum ancak sürü bağışıklığı için en ideal varyant olabilir. Önümüzdeki 1 yıl içinde hepimiz en az 1 kez Covid -19 olacağız…”dedi.

Omicron’un diğer varyantlardan genetik analiz olmaksızın ayrılamayacağını ifade eden Nesil Bayraktar, “Ülkede çeşitli özel laboratuvarlarda ve Devlet Laboratuvarı’nda kısıtlı olmakla beraber varyant analizi yapılıyor. Şu an için ülkedeki baskın varyant Omicron gibi görünüyor ama henüz resmi bir açıklama yapılmadı” şeklinde konuştu.

Aşı konusunda da açıklamalarda bulunan Bayraktar, “Yeni varyantlar düzeyinde bulaşmayı engelleyemeyebiliriz ama bu yeni varyantların öldürücü etkisini en aza indirebiliriz. Aşılı kişiler virüsün tüm varyantlarına karşı belli düzeyde korunuyor” şeklinde konuştu.

 “DİĞER VARYANTLARA GÖRE SEMPTOMLARIN ŞİDDETİ DAHA HAFİF”

Covid-19’un görüldüğü ilk günden bugüne yüzlerce varyantının ortaya çıktığını belirten, “Varyantların tamamının halk sağlığını tehdit etmediğini biliyoruz” şeklinde konuşan Dr. Nesil Bayraktar şöyle devam etti:

“Alfa ve delta varyantları önemli ölçüde hem dünyayı hem de ülkemizi etkisi altına almıştı. Her iki varyantın da başlangıca göre daha fazla bulaştırıcı olduğu ama daha az öldürücü etkiye sahip olduğu istatistiklerle doğrulanmıştır.

Omicron için de durum çok farklı değil. Diğer tüm varyantlara göre daha bulaştırıcı fakat akciğere etkisi daha az olduğu için öldürücülüğünün de daha düşük düzeyde olduğu yönünde yayınlar var.

Boğaz ağrısı, boğazda kaşıntı hissi, burun tıkanıklığı ve ateş belirtisi ön planda, öksürük daha geri planda. Diğer varyantlara göre semptomların şiddeti çok daha hafif ancak semptomlarla varyant ayırımı yapmak ne yazık ki mümkün değil. Genetik analiz dışında ayırım yapma olanağı yok. Ülkemizde çeşitli özel laboratuvarlarda ve Devlet Laboratuvarı’nda kısıtlı olmakla beraber varyant analizi yapılmaktadır. Şu an için ülkedeki baskın varyant Omicron gibi görünüyor ama henüz resmi bir açıklama yapılmadı.”

“DELTA VE OMİCRON TOPLUMDA ÖNEMLİ BULAŞ KAYNAĞI”

Ülkede ve dünyada görülen varyantlarla ilgili soru üzerine Dr. Nesil Bayraktar şunları söyledi:

“Belirli coğrafyalarda kendi yerel salgınına yol açan varyantlar bildirilmiştir. Mu varyantı, öldürücülüğü yüksek olarak bildirildi ama kıtalararası yayılma söz konusu olmadı. Su an Delmicron varyantı da konuşuluyor. Delmicronun seyri konusunda uluslararası veri tabanlarını izleyerek öngörüde bulunmaya çalışıyoruz. Alfa varyantı baskın özelliğini Deltanın gelişiyle kaybetti. Şu an Delta ve Omicron toplumda önemli bir bulaş kaynağı olarak ön planda.”

 “Omicron’un hem aşılı kişileri hem de daha Önce Covid-19 geçiren kişileri hasta edebildiğini görüyoruz” diyen Dr. Nesil Bayraktar, “Aşı bağışıklığı veya doğal bağışıklık bulaşı engellemede yetersiz mi?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:

“Her yeni varyant biyolojik sürecin bir parçasıdır. Tüm canlılar gibi virüsler de soyunun devamı için evrimleşir. Aşıların veya doğal bağışıklığın etkisiyle gelişen savunma hücrelerimiz virüsün çoğalmasını ve bulaşmasını engelleyici özelliktedir.

Biyolojik sürecin gereği olarak da virüs savunma hücrelerinden kaçabilecek, çoğalabilecek evrim sürecini başlatmaktadır. Bu evrimin yöntemi de mutasyonlar olup kalıcı mutasyonlar sonucu oluşan varyantlardır. Buradaki temel yanılgı Covid-19’un aşı bağışıklığından kaçabilen tek virüsmüş gibi algılanmasıdır. Tüm virüsler özellikle solunum yolu virüsleri düzenli mutasyonlar geçirerek aşılardan ve bağışıklık sisteminden kaçma yeteneğine sahiptir. Bu nedenle yıllık yapılan grip aşılarının içeriği bu mutasyonlara uygun şekilde düzenlenmektedir.”

Aşıların hâlihazırda dolaşımda olan virüslere göre içerik oluşturularak üretildiğini belirten Dr. Nesil Bayraktar, şöyle devam etti:

“Aşılanma süreci içerisinde virüs pandemik düzeyde yayılım gösterirken mutasyonlarla bağışıklık sisteminden kaçma eğiliminde olan evrim sürecini yaşar. Ancak bu şu demek değildir: Aşı hiçbir şekilde korumaz. Aslında tam tersinin olduğu rakamlarla açıktır. Aşılı kişiler virüsün tüm varyantlarına karşı belli düzeyde koruyucu etkiye sahiptir. Bulaşmayı yeni varyantlar düzeyinde engelleyemeyebiliriz fakat yeni varyantların öldürücü etkisini en aza indirebilir, hastaneden yatacak ciddiyette hastalık geçirilmesinin önüne geçebilecek bir savunma oluşturabiliriz.”

“ÖNÜMÜZDEKİ 1 YIL İÇERİNDE TOPLUM OLARAK HEPİMİZ EN AZ 1 KEZ COVİD -19 OLACAĞIZ”

“Herkes Covid-19 geçirecek” yönünde söylemler olduğunun belirtilmesi üzerine Bayraktar, “Önümüzdeki 1 yıl içerinde toplum olarak hepimiz en az 1 kez Covid -19 olacağız, buna katılıyorum” dedi.

Salgının Omicron ile tamamlanacağı, sürü bağışıklığı sağlanacağı yönünde de görüşler belirtildiğinin ifade edilmesi üzerine Dr. Nesil Bayraktar, “Bunun son varyant olacağını düşünmüyorum ancak sürü bağışıklığı için en ideal varyant olabilir. Pandeminin sonunu aşı veya doğal bağışıklığın yaygınlığı belirleyecek” şeklinde konuştu.

“RİSK GRUPLARI HALA DİKKATLİ OLMALI”

Omicronun diğer varyantlara göre öldürücü seyretmediğini, ciddi hastalık geliştirme potansiyelinin düşük olduğunu ancak risk gruplarının hala dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, aşı olmanın, hatırlatma dozlarının zamanında yapılmasının öneminin altını bir kez daha çizdi.

Bayraktar, “Covid-19 geçirdim, Omicron’a yakalanmam” yaklaşımının sorulması üzerine, “Covid-19 geçirdikten 1 ay sonra Omicron geçirmek mümkün…” dedi.

 “BÖYLE BİR ORTAMDA SALGINDAN KORUNMA MOTİVASYONU ELBETTE AZALACAK”

İnsanların salgının ciddiyetini farkında olduğunu ancak ekonomik sıkıntıların derinleştiği bir dönemden de geçildiğini belirten Bayraktar, şöyle devam etti:

“İnsanların seçim yapmak zorunda kalıyor. Sağlık-açlık ikilemiyle baş başa bırakılmış durumdalar. Böyle bir ortamda salgından korunma motivasyonu elbette ki giderek azalacaktır. Temaslıların çalışmadan evde kalmasının maddi açığını kapatamazken, hasta bireyin temaslılarını dürüstçe söylemesini beklemek bu dönem için mümkün değildir. Diğer taraftan bulaşın yaygın olduğu eğlence ortamlarının toplum sağlığını pervasızca riske atmasının bir yaptırımı yokken pandemi ciddiyetinden söz etmek anlamsız.”

banner36
Yorumlar (0)
banner6