Evrensel Hasta Hakları Derneği, çocuk ölümüyle ilgili “Sorumluluğun aileye yüklenmesi doğru değil. Bu yaşananlar artık münferit olaylar olarak değerlendirilemez. Karşımızda sistemli bir ihmalkârlık, yapısal bir duyarsızlık vardır” görüşünü belirtti
Evrensel Hasta Hakları Derneği, 9 yaşındaki C.O.A.’nın yaşamını yitirmesinin yalnızca bireysel bir trajedi değil, sağlık sistemindeki yapısal eksikliklerin de bir yansıması olduğunu savundu.
Çocuk haklarının ve eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini ileri süren Dernek, çocuk hastanın ölümüyle ilgili kapsamlı, tarafsız ve bağımsız soruşturma yürütülmesini talep etti.
Basına yansıyan bilgilere göre hastane doktorlarının çocuğun hastanede kalmasını önerdiği, ancak ailenin bu öneriyi kabul etmediğinin anımsatıldığı açıklamada, Dernek şu soruları yöneltti:
“Bu durumda aileye bu karar öncesinde ne kadar detaylı bilgi verildi? Tıbbi durumun ciddiyeti, olası riskler ve yapılması gerekenler açık ve sade bir dille anlatıldı mı? Ailenin konuştuğu dil dikkate alındı mı?”
Dernek, hastaya uygulanacak tedavinin riskleri, faydaları ve alternatifleri konusunda yapılan bilgilendirmeyi içeren “onam sürecinin” yalnızca bir imzadan ibaret olmadığını, güvene dayalı bir iletişim süreci olduğunu belirterek, hekimin hastaya ne yapılacağını, neden yapıldığını, yapılmadığı takdirde ne olacağını ve olası risklerle alternatifleri açık ve anlaşılır biçimde anlatmakla yükümlü olduğunu kaydetti.
Açıklamada ayrıca, “Aydınlatılmış onam, ancak hasta veya yakınının bilgi düzeyi, yaşı, dil yeterliliği gibi unsurlar dikkate alınarak ve gerekirse tercüman ya da görsel materyallerle desteklenerek verilirse geçerlidir. Aksi halde bu süreç yalnızca biçimsel bir formaliteden ibaret olur” ifadelerine yer verildi.
Öte yandan Dernek, sorumluluğun yalnızca aileye yüklenmesinin hasta hakları açısından doğru olmadığını savundu.
Dernek, yaşanan olayın ardından kamuoyunun güveninin yeniden tesis edilmesi için kapsamlı, tarafsız ve bağımsız bir soruşturma yürütülmesi gerektiğini; bu sürece, bağımsız uzmanların, hasta hakları temsilcilerinin ve çocuk sağlığı alanında yetkin sivil toplum örgütlerinin de dahil edilmesi gerektiği görüşünü dile getirdi.
“Bu yaşananlar artık münferit olaylar olarak değerlendirilemez. Karşımızda sistemli bir ihmalkârlık, yapısal bir duyarsızlık vardır” denilen açıklamada, tüm çocukların hakkı olan güvenli, adil ve ayrımcılıktan uzak bir sağlık sisteminin kurulması için mücadelenin sürdürüleceği ifade edildi.






