banner26

Çalışma alanında Türkiye ile işbirliği

Güncel 30.01.2023, 17:51
25
Çalışma alanında Türkiye ile işbirliği
banner32

Türkiye ile KKTC arasında Türkiye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in katılımıyla “Türkiye-KKTC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ortak Daimi Komisyonu I. Toplantısı Protokolü” imzalandı

Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında “Türkiye-KKTC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ortak Daimi Komisyonu I. Toplantısı Protokolü” imzalandı.

Lefkoşa Concorde Otel’de yer alan imza töreninde, protokole, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy ile Türkiye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin imza koydu.

Taçoy, ortaya koydukları bu çalışmanın, gelecek adına son derece önemli ve olumlu sonuçlar doğuracağına inanç belirtti.

Çalışma ve iş yaşamına ilişkin olarak iki kardeş ülkenin ortaya koydukları güzel işbirliğinin, vatandaşlarının geleceğini garanti altına alacak nitelikte olduğuna işaret eden Taçoy, şöyle devam etti:

“Böylesi bir işbirliğine imza koymak benim için büyük bir onurdur ve bununla gurur duymaktayım.

Ortaya koyduğumuz ortak irade çerçevesinde vardığımız mutabakat neticesinde 2023-2024 yıllarını kapsayacak bir Eylem Planı uygulamaya girecektir.

Şunu söylemek isterim ki, bugün ulaştığımız bu sonuç aslında bir başlangıçtır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki dayanışmayı sürdürecek ve insanlarımızın hayatına olumlu etkileri olacak daha bir çok işbirliğini hayata geçireceğiz. Başta, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin üyesi tüm bakanlarımızın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için ortaya koydukları yardım ve işbirliğini görmek bizler için son derece değerli ve önemlidir. Kendilerine şükran ve minnetlerimi sunarım.

Bugün burada iki kardeş devletin neler yapabileceğinin bir yol haritasını çizdik.

Bundan sonraki çalışmalarımızda bize ışık tutacak olan bu yol haritasında mutlaka günün değişen koşullarına göre bazı güncelleme ihtiyaçları olacaktır. Önemli olan yola koyulmaktı ve biz de bunu yaptık.”

Hasan Taçoy, temel hedeflerinin, özel ilişkilere sahip iki ülkenin insanlarının çalışma yaşamlarının çağdaş bir düzende devam etmesi ve çalışma yaşamlarını sonlandırdıklarında rahat ve refah içerisinde hayatlarına devam edebilmeleri olduğunu vurguladı.

Taçoy şunları kaydetti:

“Sadece çalışma değil, iş yaşamına yönelik rahatlama yaratacak uygulamaları da gündemimizde tutarak yürüyeceğiz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti açısından artık yeni bir döneme girmiş bulunmaktayız. Bu yeni dönemin ihtiyacı olan güçlü düzenlemeleri yapmak ve hayata geçirmek en temel görevimizdir. Bunu yapacak siyasi iradeye sahibiz. Çalışan ve üreten insanlara sahip bir ülke olmanın avantajını her zaman kullanacağız. Üretmenin sadece özel sektörün değil, kamunun da bir görevi olduğunu unutmadık ve bunu asla göz ardı etmeyeceğiz. Çalışmalarımız sadece özel sektöre yönelik olmayacak. Kamunun da üretmesi ve verimliliğinin artması için ciddi çalışmalarımız olacak.

Şunu unutmayalım ki, hepimiz ortak bir kaderi yaşamaktayız. Bu ortak kaderin bizi götüreceği noktaya daha iyi koşullarda ulaşmak elbette mümkündür.

Yeter ki birlik olalım, birlikte hareket edelim. Başarının yolunun bireysel hareketlerden değil, birlikteliklerden geçtiğini unutmayalım.

'Ben kazanayım gerisi önemli değil' anlayışı bugünkü sorunlarımızın neredeyse tamamının temelinde yatan yanlış düşüncedir. Artık bu anlayışı terk etmenin zamanı gelmiştir. Yarınları hem kendimiz; ama en çok da çocuklarımız için daha güzel bir şekilde tesis etmek hepimizin görevidir. Bugün burada yaptığımız ortak çalışma ve sonrasında ortaya çıkan protokol işte bu güzel günler için atılmış değerli bir adımdır. Evet, bugün burada bir adım attık. Gerisi de gelecektir; çünkü önemli olan gelecektir.”

Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, çalışma hayatının; çalışma ilişkileri ve çalışanların çalışma süresi ve sonrasındaki dönemi kapsayan yaşam olduğunu kaydetti.

Bilgin, bu çerçevede Türkiye ile KKTC’nin bu sorunlarını birlikte ele almasını önemsediklerini ifade ederek, Kıbrıs Türk Halkına verdikleri önemi vurguladı.

Türkiye olarak KKTC ile her alanda ilişkileri geliştirdiklerini, KKTC’nin refahı, çalışanların mutluluğu, iş hayatlarında huzurlu olmalarına önem verdiklerini ifade eden Bilgin, KKTC’nin yeni dönemde uluslararası sistemde yerini alması için Türkiye’nin elinden gelen her desteği vermeye devam edeceğini kaydetti.

Bilgin, protokol ile burada çalışan vatandaşlarının sağlık, çalışma yaşamı haklarından yararlanacağını, geleceğe birlikte güven huzur içinde yürüyeceklerini, ortak gelecek için atılan adımların başında olduklarını, daha iyi adımlar atmaya devam edeceklerini vurguladı.

Bilgin, bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a teşekkür etti, KKTC’nin Türk dünyası sonrasında uluslararası alanda da haklı yerini alması için destek vermeye devam edeceklerini kaydetti.

TC ile KKTC arasındaki ilişkilerin büyük bir tarihe ve birikime sahip olduğunu kaydeden Bilgin, Kıbrıslı Türklerin bağımsızlığını kazanmak adına büyük mücadele verirken yaşadığı vahşete dünya sessiz kalırken Türkiye Cumhuriyeti’nin tereddütsüz bir şekilde “kardeşlerinin” yanında yer alarak, mücadelelerine destek verdiğini söyledi. Bilgin, “Bugün de bu destek devam ediyor” dedi.

KKTC’nin Türk Devletleri Topluluğu'na gözlemci üye olmasının önemine de değinen Bilgin, şöyle devam etti:

“Bu bizim için anlamlı olduğu kadar Batılılar açısından, sömürgeciler açısından da çok anlamlıdır. Onlar da bunun ne anlama geldiğinin farkındadırlar. Onun için bu tavra karşı onların da geliştirdikleri politikalar var. Bugünlerde de bu politikaların yansımalarını Kıbrıs dâhil bu coğrafyadaki Türk ülkelerinde görmekteyiz ama bunlar bizi endişeye sevk etmiyor. Çünkü bugün artık Türkiye güçlü bir ülke. Türkiye dünyanın neresinde ne üretilirse onu üretebilecek güçte olan bir ülkedir. Türkiye kendi savunma endüstrisini kurmuş bir ülkedir. Kendi savaş uçaklarını, insansız savaş uçaklarını yapan bir ülkedir. Savunma sanayisini yüzde 80’in üzerinde yerleştirmiş olan bir ülkedir.”

Bazı düşünürlerin “21. yüzyıl Türk Yüzyılı olacak” yönündeki öngörülerini haklı çıkaracak bir dönem yaşandığını vurgulayan Bilgin, Türkiye ile kardeş ülkeler arasındaki iş birliğinin 21. Yüzyıl şartlarında daha güçlendirilmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Yorumlar (0)
banner6