banner26

Öğrenciler isyan etti: "Dayanacak gücümüz kalmadı"

Güncel 15.06.2022, 12:12
64
Öğrenciler isyan etti: "Dayanacak gücümüz kalmadı"
banner32

ODTÜ öğrencileri öğrenim ve yurt ücretlerine yapılan zamlar için seslerini duyurmak adına yine eylem yaptı. Öğrenciler, okul harcı, ulaşım, ev kiraları veya yurt kiralarının ödenemeyecek hale geldiğinden yakındı

Okul harcı, ulaşım, ev kiraları veya yurt kiralarının ödenemeyecek hale geldiğinden yakınan ODTÜ’lü öğrenciler ikinci kez eylem yaptı.

Ortadoğu Teknik Üniversitesi Kuzey Kıbrıs Kampüsü öğrencileri, öğrenim ve yurt ücretlerine yapılan zamları protesto etmek amacıyla Kalkanlı'daki kampüste basın açıklaması ve oturma eylemi yaptı.

Yapılan zamlara karşılık öğrencilerin yeterli hizmet alamaması ve bu konularla ilgili kampüs yönetiminin tutumunu ele almak amacıyla eylem düzenlediklerini belirten öğrenciler ellerindeki dövizlerle yönetim binasına yürüdü. Dün akşam saat 18.00’da başlayan eylem yaklaşık bir saat sürdü.

ODTÜ’lü öğrenciler, “Öğrenci burada, YÖK nerede”, “ODTÜ elini cebimizden çek”, “Yeşili sevin derken $ kastetmedik” yazılı pankart taşıdı.

İlk eylemin ardından sorunlara çözüm bulunmadığından dert yanan öğrenciler, taleplerini içeren bir dilekçe hazırlayarak, rektörlüğe gönderdi, “mücadelemiz sürecek” dedi.

Eylemde basın açıklaması eylem sözcüsü Deniz Ekin Derin okudu yapılan açıklamada şunlar ifade edildi;
Bildiğiniz üzere bizler, ODTÜ Kuzey Kıbrıs kampüsü öğrencileri olarak 31 Mayıs tarihinde öğrenim ve yurt ücretlerine yapılan zamlar, bu zamlara karşılık öğrencilerin yeterli hizmeti alamaması ve bu konularla ilgili kampüs yönetimimizin tutumunu ele aldığımız bir protesto gerçekleştiriyoruz. Bu bağlamda, kampüs yönetiminden zamların kararı sürecinde aldıkları rolü, herhangi bir rol ve söz hakları yok ise yaklaşımlarını bizlere şeffaf bir şekilde açıklamalarını talep ettik. Hatta ve hatta sarunların çözülmesi adına üniversite yönetimini öğrencilerle işbirliği içinde çalışmaya davet ettik. Gelinen noktada görülüyor ki yetkili makamlar tarafındanüniversite yönetiminin sesinin duyulmadığı, bununla beraber yönetimin de yaşanan süreci ve gelişmeleri kamuoyuna doğrudan duyurma noktasında ciddi bir iletişim sorunu yaşadığı anlaşılmaktadır.
Bu noktada bizler, ODTÜ rektörlüğüne gönderilmek üzere taleplerimizi içeren bir dilekçe örneği hazırlayarak öğrenci arkadaşlarımızın imzasına sunduk ve dilekçe suretiyle birlikte ODTÜ Rektörlüğüne gönderdik. Kampüs yönetimimizden kampüsümüzün sorunlarına ilişkin öğrencileribilgilendirme maksadıyla bir açık oturum düzenlenmesini talep ettik. Öğrenci temsil konseyi ve kampüs yönetimi ile sorunların kaynağı ve sorunların nasıl çözülebileceğine ilişkin görüşmeler gerçekleştirdik. Yapılan görüşmede üniversitemizde sorunların çözülmesi noktasında öğrencilerle işbirliğine gidilmesi gerektiğini, üniversite yönetiminin sorunları çözmek için varsa bulunduğu girişimleri, girişimlerin hangi kurumlarla ve nasıl yaoıldığını okul kamuoyuna açıklanmasının önemli olduğunu, kamuoyuna resmi açıklama yapılmaması ve şifahen yapılan açıklamalarla yetinilmesinin çözüme katkı sunmayacağını ifade ettik.
Geçtiğimiz eylemden bu yana okul yönetimi, kamuoyuna resmi bir açıklama yapmama konusunda diretmekte, sorunların çözülmesine ilişkin de etkin bir çözüm önerisi sunmamaktadır. Bu da sorunlara ilişkin öğrencileri tatmin edecek bir gelişme yaşanmamasına sebep olmuştur.
Ayrıca özel statülü devlet üniversitesi sıfatı taşıdığı ifade edilen kampüsümüzün statüsü hakkında hem kampüs yönetiminin hem ODTÜ Rektörlüğünün hem de Yükseköğretim Kurumunun farklı yaklaşımlarda bulunması, statü belirsizliği yaratılmasına sebep olmuş bu durum da okulumuzdaki belirli sorunların oluşmasına ortam hazırlamıştır. Bu da sorunların çözülmemesinin bizatihi de sebebidir.
Okulumuzun halihazırdaki yönetiminin mevcut sorunları çözmede yetersiz kalması ve kampüsümüze yeterli desteğin verilmemesi karşısında kampüs rektör vekilinin normalde olmasi gerektiği gibi kampüsümüzde bulunarak kampüs sorunlarını kendi gözleri ile görmesi ve bu sorunların çözülmesi noktasında daha aktif bir şekilde sorumluluk almasını talep ediyoruz.
Yine belirtmemiz gerekir ki prosedürler gerekce gösterilerek öğrencilerin çözüm üretme amacıyla sunmak istediği katkının önüne geçilmesi okulumuzdaki sorunları daha da içinden çıkılmaz hale getirmektedir. Sorunların çözüleceği zamana ilişkin bizlere belirli ve güven verici bir tarih verilmemesi süreci netleştirecek hiçbir açıklama yapılmaması sorunları daha da derinleştirmekte ve güvenimizi azaltmaktadır. Bizler ODTÜ KKTC kampüsü öğrencileri olarak başlattığımız bu mücadeleyi sürdürme noktasında kararlı olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz. Geçen açıklamamızda da belirttiğimiz üzere bizler okul yönetiminden günü kurtaracak söylemler ve öne sürdükleri belirsiz vaatler değil mevcut sorunları ortadan kaldıracak yapısal çözümler üretilmesini talep ediyoruz.
Birkez daha belirtiyoruz ki sorunlar karşısında öğrencinin okul yönetimine olan güvenini arttıracak yegane şeyler şu an sürecin oldukça şeffaf bir şekilde yürütülmesi ve belirsiz vaatlerden uzak bir tavrın benimsenmesidir. Bizler öğrenciler olarak ODTÜ rektörlüğü ve YÖK başta olmak üzere birçok kuruluşta girişimlerimizi sürdürmeyi ve sorunlar çözülene kadar mücadeleyi bırakmamaya kararlı olduğumuzu kamuoyuna açıkça deklare ederiz.

Öğrenciler ne dedi?

Mehmetali Kocabaşoğlu:

“Gelinen aşamada okuldaki öğrencilere tamamen ‘Müşteri’ gözüyle bakılıyor. Biz Sorun sadece harçlarla ilgili değil. Ulaşımdan tutun, yurtta konaklamadan, yeme-içmeden, öğrenime kadar okulumuzda birçok sorun var. Yurtlarda çamaşır makinelerinin çalışmadığı bile oluyor. Yurtlarda öğrencilere çıkan yemeklerde öğün başı 40 TL veriyoruz. Yani iki öğün yemek yesek sadece 80 TL’yi yemeğimize veriyoruz. İçinde bulunduğumuz dönemde 15 bin 600 TL olan yurt harcının, gelecek döneme 28 bin 600 TL olacağı açıklandı. Okul ücretleri gelecek yıl 65 bin TL olacağı da açıklandı. Artık günümüzü nasıl geçireceğimize odaklandık. Şu anda orta sınıfta ailelerin bu fiyatları karşılayacak gücü yoktur. Biz artık buna bir dur demek istiyoruz.” dedi.

Halil Altınmiş:

Ben 2018’de bu okula girdim. 1’inci yurtta kalıyorum ve kaldığım yurdun fiyatı nerdeyse iki katına çıktı. Bu yıl 8 bin TL ödüyorken, gelecek dönem 14 bin TL ödeyeceğim. Peki, bu fiyatlar yükselirken aldığım öğrenim ve hizmetler artacak mı? Hayır… Orta gelirli bir ailenin çocuğu olarak ben şu anda hem ulaşım, hem yeme-içme, hem yurt, hem de öğrenimim için yapılan artışları karşılayacak durumda değilim. Karşılayamayacağım için ben Ağustos ayında yatay geçişe başvurmayı düşünüyorum. Biz, 2018 yılında bu okula girerken bunların başımıza geleceğini bilmiyorduk. Artık birilerinin bizi duyması gerekiyor, ne ailelerimizin, ne de bizim dayanacak gücümüz kaldı.”

Deniz Şimşirler:

Bu zamlarda kesinlikle biz okul yönetimimizin nasıl bir değerlendirme yaptığını tam olarak bilemiyoruz. Durum böyleyken 15 bin TL gibi bir artış yapılmışken bunu sorgulamak en doğal hakkımızdır diye düşünüyorum.

Güzelyurt-Kalkanlı arası çok kısa mesafe ama biz gidiş gelişe tek seferde 14 TL veriyoruz. Bu ay olarak hesaplayacak olursak her gün bu yol kullanıldığı takdirde bir ayda 450 TL civarında bir paraya denk gelir. Bu da sadece ulaşım için.”

Berfin Tasasız:

“ODTÜ’de ikinci sınıf öğrencisiyim. Ben ilk geldiğim zaman okul ücretlerine yine zam yapılmıştı ancak bu kadar yüksek miktarda değildi. Buradaki çoğu öğrenci zaten hep orta gelirli ailelerin çocukları o yüzden bu miktarları karşılayabilmek gerçekten zor. Daha önce yurt için 15 bin TL öderken, artık 28 bin TL ödemek durumunda kalacağım. Aynı şekilde okul harcı da bu şekilde… Yaşadığımız bu günlerde, bu ekonomik krizde tabii ki zam yapılacak her şeye olduğu gibi ancak makul seviyelerde zam yapılmalı. Unutulmamalı ki, ailelerimiz de dişinden tırnağından keserek bizim öğrenim görmemizi sağlıyor. ”

banner36
Yorumlar (0)
banner6