banner26

Özel: "Kıbrıs Türkü'nün evet demediği hiçbir şeye evet demeyiz”

banner47

Güncel 19.07.2024, 15:25
27
Özel: "Kıbrıs Türkü'nün evet demediği hiçbir şeye evet demeyiz”
banner52
banner32

Türkiye'nin ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümüne ilişkin dün kabul edilen tezkere konusunda, “CHP olarak biz Kıbrıs Türkü'nün evet demediği hiçbir şeye evet demeyiz” dedi.

Basının sorusu üzerine, CHP vekillerinin de onay verdiği tezkereye değinen Özel, “Bugün Kıbrıs Türkleri açısından bir hak kaybına sebebiyet verecek ya da Türkiye'nin garantörlüğünün olmadığı bir durumu biz son derece riskli görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları nedeniyle ülkede bulunan Türkiye ana muhalefet partisi CHP heyeti ile Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) heyetleri, CTP Genel Merkezi’nde bir araya geldi.

Heyetlerin toplantısının ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman basın açıklaması yaptı.  

Erhürman: “20 Temmuz, 15 Temmuz'un hemen arkasıdır…”

Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesine işaret eden Erhürman, 20 Temmuz 1974’ün bu varoluş mücadelesi açısından önemli olduğunu söyledi. “Çünkü 20 Temmuz, 15 Temmuz'un hemen arkasıdır… Ve bir faşist darbenin üzerine, Kıbrıs Türk halkının varoluşuna ilişkin endişelerinin en arttığı dönemde, fiziken de yok olma riski altında olduğu bir dönemde gerçekleşmiştir” diyen Erhürman, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin devam ettiğini de kaydetti.

-“Tek gerçekçi yol iki toplumlu iki bölgeli siyasi eşitliğe dayalı federal çözüm”

Sıkıntılı koşulların ortadan kalkmadığını söyleyen, Erhürman şöyle devam etti:

“Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde çok ciddi bir nüfus meselesi var karşımızda... Nüfus politikasızlığı meselesi var. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki mülkiyet rejiminin öngörülebilirliği ciddi şekilde sarsılmış durumda, Kıbrıs'ın liderliğinin hukuku ve mülkiyeti siyasetin enstrümanı haline getirme çabaları sonucunda… Dolayısıyla Kıbrıs Türk halkı varoluşunu sürdürmek açısından maalesef hâlâ sıkıntılar içerisinde ve çocuklarımız göç etmesin, tırnaklarını bu topraklara geçirsin diye halk olarak mücadelemiz devam ediyor. Ve Kıbrıs Türk halkının bu mücadelesinde Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin pozisyonu da her zaman net oldu. Bu varoluş mücadelesinin öncüsü olan bir partiyiz biz... Ve Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili de çok net duruşu olan bir partiyiz.”

Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili tek gerçekçi yolun, iki toplumlu iki bölgeli siyasi eşitliğe dayalı federal çözüm olduğu görüşüyle hareket ettiğini dile getiren Erhürman, öte yandan geçmiş tecrübelerden de dersler çıkardıklarını dile getirdi.

-“Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliği pazarlık konusu değildir”

Birleşmiş Milletler yetkililerine seslenerek “Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliği, pazarlık konusu değildir” diyen Erhürman bir müzakere masası kurulacaksa siyasi eşitliğin bunun öncesinde kabul edilmesi gerektiğini de söyledi.

“Biz yıllar boyunca gene masada dirsek çürütmek istemiyoruz. Biz çözüm istiyoruz” şeklinde devam eden Erhürman, sonuç odaklı bir görüşme istediklerini vurguladı. 

Erhürman, Kıbrıs Rum liderliği masadan kaçarsa bugünkü statükoya dönüşü de kabul etmediklerini ifade etti. 

Kardeş partileri Cumhuriyet Halk Partisi'yle yoğun diyalog içerisinde olmaya önem verdiklerini kaydeden Erhürman, Türkiye'yle doğru zeminde, iyi ilişkiler kurulması gerektiğini söyledi. 

-Özel: “Barışçıl bir harekât olduğu apaçık ortada”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de konuşmasına bundan 50 yıl önce Kıbrıs’ın çok zor günler geçirdiğini ve mezalimin durdurulması için barışa ihtiyaç olduğunu kaydederek başladı.

CHP’nin 3’üncü genel başkanı, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit’in, adaya barışı getirmek üzere harekete geçmesiyle başlayan harekata değinen Özel, “Harekatın, hedeflenen sınırlarında durmasıyla, adanın tümünün ilhak edilmemesiyle, Türkiye Cumhuriyeti topraklarına katılmamasıyla, ve birinci harekatla, ikinci harekat arasında dahi diplomasiye çok uzun süre alan açılmasıyla, ikinci harekattaki siyasi ve askeri hedeflere ulaşıldıktan sonra bugüne kadarki sınırların elli yıldır korunmasıyla birlikte barışçıl bir harekat olduğu apaçık ortada” şeklinde konuştu. 

-“Kıbrıs Türkleri hep çözüm isteyen, hep müzakereden yana olan, hep masada olan taraf oldu…” 

Müzakerelerin 50 yıldır sürdüğünü, soruna kalıcı çözüm arayışları olduğunu dile getiren Özel şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türklerinin bir bütün olarak süreç içinde, müzakereler içinde, doğrular olmuştur, yanlışlar olmuştur... Ama Kıbrıs Türkleri hep çözüm isteyen, hep müzakereden yana olan, hep masada olan taraf oldu…” 

Süreç içinde Kıbrıs Rum tarafının tavrının hep hayal kırıklığı yarattığını ifade eden Özel, Annan Planı’na hayır dedikten sonra Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Avrupa Birliği'ne üyeliğinin kabul edilmesinin ise bugünkü çıkmazı yarattığını belirtti. 

“Bugün Kıbrıs'ta, 50’nci yılda, birbirimizi gördüğümüz için yüzler gülmektedir ama Kıbrıs'ta vatandaşların yüzleri gülmemektedir” diyen Özel, ülkede sorunlar olduğunu kaydetti ve şöyle devam etti:

“Ticarette sorun vardır. Kişi başına düşen milli gelirde sorun vardır. Seyahatte sorun vardır. Sporcuların müsabakalara katılmasında sorun vardır. Hatta ve hatta geçmişte en iyi giden turizmde dahi şu anda ciddi sıkıntılar vardır. Eğitimde, üniversitelerde ciddi sıkıntılar vardır. Bu sorunların hepsine birden çözüm istenmektedir”

Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin Sosyalist Enternasyonal'deki kardeş partileri olduğunu ve geçen sefer ülkeye gelişlerinde de CTP’yi ziyaret ettiklerini hatırlatan Özel, “Kendilerinin iade ziyaretinden büyük bir memnuniyet gördük. Bugün de resmi temaslarımıza yine Sayın Erhürman'ın genel başkanı olduğu CTP ile başladık. Karşılıklı ilişkilerimizin gitgide iyiye gittiğini ve bu iki kardeş partinin de kendi ülkelerinde de güçlendiklerini ve ilerleyen zamanlarda hem partilerimiz için hem ülkelerimiz için çok daha iyi günlerin gelmesi için birlikte çalışma kararlılığında olduğumuzu ifade etmek istiyoruz” dedi. 

-“50’nci yıl dolayısıyla burada olmanın önemini biliyoruz…”

Bugün yapacakları diğer ziyaretlere de işaret eden Özel, “50’nci yıl dolayısıyla burada olmanın önemini biliyoruz. Kıbrıs'ı bir bütün olarak sahipleniyoruz. Kıbrıs halkının çözüme yönelik iradesinin her zaman arkasında olduk. Bundan sonra da arkasında olacağız” dedi. 

Bugünkü ziyaretlerde CHP heyetine daha önce CHP Genel Başkanlığı yapmış Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın’ın yanında, Barış Harekatı'nda imzası olan dönemin Cumhuriyet Halk Partili bakanlarından Önder Sarp’ın eşlik ettiğini ifade eden Özel, “50 yıl önce olduğu gibi 50 yıl sonra da barışı savunuyoruz. Kıbrıs Türklerinin mutluluğunu savunuyoruz. İyi bir yaşam sürmelerini, özgür olmalarını savunuyoruz” dedi.

-“Sadece geçmişte yapılmış sosyal medya paylaşımları ya da bir takım düşünce beyanları yüzünden bazı kişiler Türkiye'ye kabul edilmiyorlar… Bu uygulamadan bir an önce dönülmeli”

Özel konuşmasında, “Hiçbir hukuki dayanağı olmadan, sadece geçmişte yapılmış sosyal medya paylaşımları ya da birtakım düşünce beyanları yüzünden bazı kişiler, bazen yanlarında küçük çocukları olduğu halde bile Türkiye'ye indiklerinde Türkiye'ye kabul edilmiyorlar” diyerek konu hakkında şunları kaydetti: 

-"Rakamları yüzle anılan bir kara liste olduğu söyleniyor"

“Şimdiye kadar 18 KKTC vatandaşının başına gelen bu durumla ilgili, rakamları yüzle anılan bir kara liste olduğu söyleniyor. Ben Sayın Cumhurbaşkanı’na bunu yarın da söyleyeceğim. Ellinci yılda temiz bir sayfa açmanın, kin gütmeyi bırakmanın ve hukuk dışı birtakım uygulamaların hiç yeri yoktur. Ve bu uygulamadan bir an önce dönülmelidir. Çünkü belki 18 kişi bu uygulamaya muhatap olmuştur ama binlerce kişi 'acaba ben de gidersem bu durumla karşılaşır mıyım' diye Türkiye'ye seyahatten endişe etmektedir. Ve yine binlerce kişi de özgür düşüncelerini açıklarken 'acaba ben de böyle bir görünmez cezaya çarptırır mıyım, kara listeye girer miyim" diye özgür düşüncelerini ifade etmekten endişe etmektedirler. Bunun da artık yarından itibaren geride bırakılan bir süreç olması gerektiğini düşünüyoruz”

-“Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz Kıbrıs Türkü'nün evet demediği hiçbir şeye evet demeyiz”

Özel, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. “Geçtiğimiz günlerde bir röportajınızda ifade ettiğiniz yurtta barış, adada barış söylemiyle ve çözüm ifadeleriyle işaret ettiğiniz şey Kıbrıs'ta bir federal çözüm modeli mi? Eğer öyleyse iki devletli çözüm modeli adada kalıcı barışı sağlamanın yegâne yoludur ifadesini barındıran ve dün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilen Meclis Başkanlığı tezkeresine CHP vekilleri neden onay verdi?” sorusuna yanıt olarak Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz Kıbrıs Türkü'nün evet demediği hiçbir şeye evet demeyiz” dedi. 

-“Türkiye’nin garantörlüğünün olmadığı bir durumu biz son derece riskli görüyoruz”

Her zaman müzakereden ve çözümden yana olduklarını dile getiren Özel, “Ama bu çözümün adı bugünkü statüko göz önüne alındığında sizin yaptığınız tanımlama mıdır?” dedi ve şöyle devam etti:

“Ki biraz önce Sayın Genel Başkan da söyledi. Biz bunun böyle olduğunu biliyoruz dedi. Bilmek geçmişteki müzakerelerden, atılan adımlardan, yaşanmışlıklardan çıkarılan sonuçtur. Bugün Kıbrıs Türkleri açısından bir hak kaybına sebebiyet verecek ya da Türkiye'nin garantörlüğünün olmadığı bir durumu biz son derece riskli görüyoruz. Ancak pek çok açıklama yapılıyor. Mesela iki toplumlu iki devletli çözümden bahsediliyor. Ama bir yandan da garantörlük haklarının devamından bahsediliyor. Ve adadaki tüm haklarının herkesin olmasından bahsediliyor. Çok fazla kavram çok iç içe geçmiş durumda…” 

-“50’nci yılda, dünyanın gözü önünde, Kıbrıs meselesinde, iktidar- muhalefet ayrışmak doğru bir yaklaşım olmaz”

TBMM’de kabul edilen tezkere hakkında “Metnin genelinde, her bir satırına katılamazsınız. Çünkü Türkiye'deki bütün siyasi partileri düşünün, hepsinin birden altına imza atabileceği veya el kaldırabileceği muhteşem metni ortaya çıkarmak her zaman mümkün olmaz” diyen Özel, “50’nci yılda, dünyanın gözü önünde, Kıbrıs meselesinde, iktidar- muhalefet ayrışmak doğru bir yaklaşım olmaz” şeklinde konuştu. 

Barış Harekâtı öncesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapılan toplantılara değinen Özel, bu toplantılarla ilgili tutanakların 10 yıl sonra açıklandığını ancak o sürede hiçbir Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesinin kapalı oturumla ilgili bilgi paylaşmadığını dile getirdi. Özel o dönemde de milli meseleler karşısında bütün iç çekişmelerin bir kenara bırakıldığını ve tek vücut halinde hareket edildiğini anlattı, “Bu Kıbrıs'ın arkasındaki en büyük güç olmuştur” dedi. 

-“Türkiye'de Kıbrıs üzerinden iç siyaset kavgası yapmak kolay. Bu zamanında çok yapıldı. Ama kimseye bir faydası olmadı”

“Türkiye'de Kıbrıs üzerinden iç siyaset kavgası yapmak kolay. Bu zamanında çok yapıldı. Ama kimseye bir faydası olmadı” diyen Özel, Türkiye’de iktidarla muhalefetin müzakere de ettiği, mücadele de ettiği bir süreç yaşadıklarını kaydetti. 

Türkiye'deki tüm siyasi partilerin Kıbrıs'taki tüm siyasi partilerle görüşmesi gerektiğini de söyleyen Özel, “Örneğin Adalet ve Kalkınma Partisi'nin de Cumhuriyetçi Türk Partisi'ni mutlaka dinlemesi gerekiyor. Görüşlerini dinlemesi gerekiyor. Çünkü ortak fikirler ortaya konmadan, özgürce tartışılmadan çözüme ulaşmak mümkün değildir” dedi. 

Özel konuşmasının sonunda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Kıbrıs'taki tüm partilerle görüşmeye çağırdı; “Kıbrıs'ta her geçen gün gücü artan, anketlerde güçlendiğini hep birlikte takip ettiğimiz CTP gibi bir partiyi, belki de bu ziyaretinde kabul edip görüşmeye ve bundan sonra diyalog zemini içinde olmaya davet ediyorum” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından karşılıklı hediye takdimi yapıldı.

banner36
Yorumlar (0)
banner6