banner26

“Tek bir Kıbrıslı bir tek eşeğe sahip çıkmadı”

banner47

banner57
Güncel 17.02.2025, 17:41
67
“Tek bir Kıbrıslı bir tek eşeğe sahip çıkmadı”
banner52
banner32

Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat, Karpaz’daki eşek katliamıyla ilgili “Bu hayvanların ölmesinin tek sebebi o tetiği çekenler mi?” diye sordu ve ekledi: “Tek Kıbrıslı bugüne kadar bir tek eşeğe sahip çıkmadı”

Taşkent Doğa Parkı Direktörü Kemal Basat, Karpaz’daki eşek katliamıyla ilgili açıklama yaptı.

 Kemal Basat, “Bu hayvanların ölmesinin tek sebebi o tetiği çekenler mi? Biz toplum olarak bu eşeklere sahip çıkıp gerekli kaynağı yaratmış olsaydık bu zavallı hayvanlar bugün hayatta ve huzur içinde yaşıyor olacaklardı” dedi.

Kemal Basat’ın açıklaması şöyle:

Kıbrıs Yaban Hayat Araştırma Enstitüsü yetkilileri arazi çalışmaları yaptıkları sırada en az 14 başıboş eşeğin vurularak canice katledildiklerini tespit ettiler. Kıbrıs’ın simgesi durumundaki bu masum hayvanlar, canice bir şiddet eylemi sonucunda acımasızca vurularak öldürüldüler. İçlerinden en az bir tanesi hamileydi ve doğum yapmaya çalışırken hem anne hem de yavrusu beraber katledildi.

Tespit edilen olay derhal polise bildirildi ve polis soruşturmasını başlattı ama bu zavallı hayvanları katleden tetiği çekenler belki de hiçbir zaman bulunamayacak. Bu hayvanların ölmesinin tek sebebi o tetiği çekenler mi? Bize göre kesinlikle hayır. Karpaz’daki başıboş eşek sorununa romantizm katarak bu hayvanların reel ihtiyaçlarını umursamayan, bugüne kadar bu hayvanların büyüyen sorunlarını görmezden gelen, bölgedeki başıboş eşeklerin hayvan refahını umursamayan, o bölgedeki doğaya verdikleri zararı ve bölge halkının yaşadığı ciddi mağduriyeti görmezden gelen ve doğru çözümlere destek olmayan herkes bu yaşanan olayda ve bu eşeklerin ölmesinde en az tetiği çekenler kadar suçludur.

Son 50 yıldır Karpaz yarımadasının sürekli büyüyen sorunu başıboş eşekler. Onlar insanlar tarafından bu adaya getirilip insanlara yardım için kullanıldılar. Artık ihtiyacımız kalmadığı zaman ise onları kendileri için uygun olmayan, kendi seçmedikleri bölgelere terk ettik, hayvan refahına aykırı bir biçimde kendi başlarına hayatlarını idame etmeleri için zorladık.

Binlerce yıl önce atalarımız eşekleri insanlara yardımcı olmaları için evcilleştirirken sürekli dayanıklı olanları seçtiler. O dayanıklı eşekler Karpaz’da onlara uygun olmayan ortamda yaşamaya zorlanmalarına rağmen doğal düşmanlarının olmaması ve dayanıklı yapılası sebebi ile sayıları sürekli olarak arttı. 1990’larda birkaç yüz olan eşek sayısı 2000lerde 800leri geçti. 2017 yılında DoğaPark tarafından yapılan çalışmalarda sayıları 1700-3500 arası olarak tahmin edildi. Sürekli artan sayı büyüyen bir sorun demekti…

Karpaz yarımadası doğal flora ve faunası ile adamız üzerinde çok özel bir yere sahip ve Adanın başka yerinde olmayan bitki ve hayvan türlerini barındırıyor. Ülkemizdeki toplam 7 Özel Çevre Koruma Bölgesinden 3 tanesi, yani yarısına yakını, Karpaz Yarımadasında bulunuyor. Sürekli ve kontrolsüzce artan başıboş eşek sayısı bu doğal değerlerimizi giderek daha ciddi şekilde tehdit eder duruma geldi.

Başıboş eşeklerin bir diğer yarattığı sorun da bölge haklının ürünlerine ve tarım faaliyetlerine karşı verdikleri zararlar. 2000lerin başına kadar bölge halkına eşek zararları için ödeme yapılıyormuş. Eşek sayısı arttık sonra ve zararlar büyüdük sonra soruna kalıcı çözüm bulmak yerine bu zarar desteğinden vazgeçilmiş.

Yıllardır Karpaz’ın doğa, çevre ve hayvan refahı açısından kanayan yarası eşek sorunu. Hem eşeklerin, hem doğanın, hem de bölge halkının mağdur olduğu bir kaybet-kaybet-kaybet kısırdöngüsü…

DoğaPark 2017 yılından beri hem Karpaz eşeklerini korumak, hem doğayı Karpaz eşeklerinden korumak, hem de bölge halkının mağduriyetini gidermek için çözüm üretmeye çalışıyor. En son 2023 yılında Turizm ve Çevre Bakanlığı, Erenköy-Karpaz Belediyesi ve DoğaPark arasında nihai çözüm için bir protokol imzalandı.

Bu protokol çerçevesinde ilk kez Karpazdaki eşek sorununa bilimsel temellere dayalı, kalıcı bir çözüm getirilmesi planlanmaktaydı. Bu projenin gerçekleşmesi, bölgedeki eşeklerin korunması ve hak ettikleri refah seviyesinde yaşayabilmeleri için DoğaPark tüm imkanları ve bilgi birikimi ile elini taşın altına koyarak elinden geleni yapmaya hazırdı. Tek ihtiyacımız olan bu projenin yürütülebilmesi için ihtiyaç duyulan kaynağın yaratılmasıydı. Bu kaynak öyle astronomik bir rakam da değildi. Her biri yüzlerce kilo olan eşeklerin 10 yıllık gözetim, bakım, sağlık kontrolleri ihtiyaçları için kaynak tek seferlik sadece 200Euroydu…

Açılan bağış kampanyasına bugüne kadar sadece 5 kişi – evet sadece beş… Sadece bu da değil 5 eşek için destek verenlerin hepsi de yabancı… Konuşmaya gelince hepimiz bilirkişi kesiliyoruz ama iş eyleme gelince tek Kıbrıslı bugüne kadar bir tek eşeğe sahip çıkmadı. Farklı yerlerden ihtiyacımız olan kaynağa ulaşmaya çalıştık, bugüne kadar hiçbirinde başarılı olamadık…

Dün karşılaştığımız manzara karşısında içimiz yanıyor ama üzülmek yetmiyor. Eğer biz toplum olarak bu eşeklere sahip çıkıp 1.5 yıl önce gerekli kaynağı yaratmış olsaydık bu zavallı hayvanlar bugün hayatta ve huzur içinde yaşıyor olacaklardı.

Bu olay belki ciddi yankı yaratacak yorumlar tetiği çekenlere karşı nefret söylemleri ile dolacak, ama biz bir olup elimizi taşın altına koyup da bu hayvanlar için gerekeni yapmadığımız sürece bu ve bunun gibi olaylar yaşanmaya devam edecek.

Biz DoğaPark olarak bu hayvanların sağlıklı ve hak ettikleri hayvan refahına kavuşmaları için hiçbir karşılık beklemeden bilimsel temellere dayalı, kalıcı çözümü üretmeye hazırız. Tek ihtiyacımız olan bu iş için gerekli olan kaynağa ulaşabilmek.

banner36
Yorumlar (0)
banner6
Günün Anketi Tümü
Sizce KKTC’nin en büyük sorunu nedir?
Sizce KKTC’nin en büyük sorunu nedir?