banner26

"Yapma’ diye bağırdım, 6-7 defa saydırdı"

banner47

banner57
Güncel 13.05.2025, 16:40
30
"Yapma’ diye bağırdım, 6-7 defa saydırdı"
banner52
banner32

Cemil Önal silahlı saldırıya uğradığında yanında olan tek tanık konuştu: Arkadan birinin geldiğini gördüm. Kafasını çevirir çevirmez, Cemil'e doğru koşmaya başladı. Göbek tarafına silahı koymuş. Çıkardı. ‘Yapma!’ diye bağırdım. Ayağa kalktım. Silahla kafasına önce ateş etti. Onu gördüm, sonra eğilerek kaçmaya çalıştım. Tak tak tak diye 6-7 defa saydırdı"

Halil Falyalı’nın yasadışı bahis imparatorluğunun finansal beyni olduğunu söyleyen Cemil Önal, Hollanda’da sahibi Türk bir otelin bahçesinde yanında eski bir firari Türk savcı varken infaz edildi. ABD ve Hollanda istihbaratının koruması altında olduğu bilinen Önal’ın suikasti gün ortasında, kalabalık bir ortamda ve profesyonel bir biçimde gerçekleşti.

1 Mayıs günü öldürüldüğünde yanında olan Ergenekon Davası’nda gizli tanık olan Bayram Bozkurt, yeni adıyla Hakan Aslan, o anları anlattı.

Halk TV yazarı İsmail Saymaz’a konuşan Bozkurt, cinayet anını, “Arkadan birinin geldiğini gördüm. Kafasını çevirir çevirmez, Cemil'e doğru koşmaya başladı. Fark ettiğimde hareketlenmişti. Göbek tarafına silahı koymuş. Çıkardı. ‘Yapma!’ diye bağırdım. Ayağa kalktım. Silahla kafasına önce ateş etti. Onu gördüm, sonra eğilerek kaçmaya çalıştım. Tak tak tak diye 6-7 defa saydırdı” diye aktardı. Bozkurt, ateş eden kişinin Slavlara ve Arnavutlara benzediğini söyledi.

Önal ve eşinin CIA ile görüştüğünü, elindeki kasetlerden söz ederek “İlgili yerlere verdim, bunlar benim güvencem” dediğini söyleyen Bozkurt, “Uluslararası boyutu olabilir. CIA ile görüşmüş. Türkiye Cumhuriyeti ile alakalı iddialarda bulunmuş. Sarsıcı şeyler var. Alternatifler fazla” dedi.

“EŞİ ‘BEN İKİ DEFA CIA İLE GÖRÜŞTÜM, BİR DEFA CEMİL GÖRÜŞTÜ’ DEDİ”

Bozkurt, şunları kaydetti:

“Yeni Şafak, Cemil hakkında haber yapmış. CIA'ya çalıştığı ve FETÖ'cülerle işbirliği yaptığı noktasında… Bir-bir buçuk ay önce beni aradılar. Eşi Türkiye geliyor ya. Çok endişelenmişler. Çıktım, gittim. Aynı otelde buluştuk. ‘Türkiye’ye gidemezsin artık’ dedim. Dedim ki, ‘CIA ile çalışıyor musun?’ Eşi ‘Ben iki defa CIA ile görüştüm, bir defa Cemil görüştü’ dedi. Dedim ki, ‘Bu kasetler masetler, başa bela olacak şeyler bunlar. Var mı böyle kasetler?’, ‘Bende kopyası var ama 45'in yanına bir sıfır koy’ dedi.”

“CEMİL, AVRUPA'DAKİ YERİNİ SAĞLAMLAŞTIRMAK İSTİYORDU”

Kasetleri gözüyle görmediğini söyleyen Bozkurt, “Cemil, Avrupa'daki yerini sağlamlaştırmak istiyordu. Yayınları yapma nedeni Hollanda, Türkiye'ye iade etmesin diyeydi. Suikast muikast, hiç konuşmadık. Ama şu endişeyi taşıyordu: Türkiye'ye iade olursam mahvolurum” diye anlattı.

Bozkurt, “Cemil'in çok şey bildiğini düşünüyorum. Kıbrıs’ta ağı kurmuş. Ama içeriğini hiç sormadım” diye ekledi.

O GÜN NELER YAŞANDI?

Bozkurt, cinayet anını şöyle anlattı:

"Ben “McDonalds'ta buluşalım, Amsterdam'a biraz daha yakın, belki oradan geçerim” demiştim. Cemil, “Abi sen bir Hollanda'ya sür” dedi. Sürekli konum değiştiriyor. Hiçbir zaman “Şuraya gel” demedim. Bu FETÖ’cüler söylüyor; sanki ben çekmeye çalışmışım. Hepsi spontane oldu. Otele gittim. Teras bölümünde masaya oturdum. Garson geldi. “Burası yiyecek bölümü. Yemek istiyor musunuz?” dedi. Sadece bir şey içeceğimi söyledim. Sol tarafta iki Türk vardı. Ama suikastçı değiller. Garson masa gösterdi, gittim, oturdum. Birkaç dakika geçti. Cemil geldi. Arkasında bir adam vardı, iri yarı, Hollandalı, uzun. Dedim, “Herhalde korumayla geliyor.” Sevindim de. Çünkü geçen hafta dedim ki “Korumanızı arttırmanız lazım.” Eşiyle alakalı haber çıkmıştı. “En azından polise bildirin, alarm seviyesini yükseltsinler.” Adam köşeye oturdu, Cemil yanıma… "Masa ufak" dedi. Cemil, 120 kilo. Geçen hafta oturduğumuz masaya oturduk. Onun sırtı, benim yüzüm bahçeye dönüktü. Karşılıklıydık. Bir saat konuştuk. Yakut’un avukat meselesini konuştuk. Kendisinin iltica ve iade avukatıyla alakalı bilgiler verdi. Forex’le alakalı ayrıntılı bilgileri anlattı. Hem sohbet ediyor hem gülüyorduk. Neşesi yerindeydi. En ufak endişe taşımıyordu. Benim de neşem yerindeydi. Bir şeyler içmiştik. Bir anda gelişti ama bir anda… Arkadan birinin geldiğini gördüm, normal yürüyüşle geliyordu. Yüzü gözü açık. Bir anda kafasını çevirir çevirmez, Cemil'e doğru koşmaya başladı. İki metre falan var.

"KAFASINDAN KANLAR FIŞKIRIYORDU YUKARI DOĞRU"

Cemil'in arkasından doğru geliyor. Fark ettiğimde hareketlenmişti. Göbek tarafına silahı koymuş. Çıkardı. “Yapma!” diye bağırdım. Ayağa kalktım. Silahla kafasına önce ateş etti. Onu gördüm, sonra eğilerek kaçmaya çalıştım. Tak tak tak diye 6-7 defa saydırdı. Etrafta aileler, çoluk çocuk vardı. Yan masa, arka masa… 5-6 metre koştum. Zaten eğilmiştim. Eğildikten sonra kaçmaya çalıştım. O anı anlatmak mümkün değil. Çocukların bağırması, ağlaması… Masaya gittiğimde Cemil, ters yatıyordu. Kafasından kanlar fışkırıyordu yukarı doğru.

"ÖYLE PANİĞİM Kİ, İKİNCİ SALDIRI İHTİMALİNE KARŞI HEMEN KAÇTIM"

Öyle paniğim ki, ikinci saldırı ihtimaline karşı hemen kaçtım. Arabama. Giderken “Polis, ambulans çağırın!” diye bağırdım. Yön tahmin etmeksizin uzaklaştım. Elim ayağım dolandı, gözlerim karardı. Avukatımı aradım. “En yakın polis merkezine git” dedi. İki defa durdum. Elimi yüzümü yıkadım. Otobanda nereye gittiğimi bilmiyordum. Yarım saat sonra polise gittim. Ölenin Cemil olduğunu söyledim. Kimin vurulduğunu bilmiyorlardı. İki saat ifadem alındı. İfadeden sonra fenalaştım. Hastaneye kaldırdılar. Sabah 4’e kadar kaldım. Almanya'ya geldim. Perşembe avukatımla gittim. Ne biliyorsam anlattım.”

SUSTURULAN BİR TANIK: CEMİL ÖNAL
Cemil Önal, Kuzey Kıbrıs’taki yasa dışı bahis ve kara para aklama ağının beyni olan Halil Falyalı’nın finansçısıydı. Falyalı, 2022’de öldürülmüş; Türkiye, Önal’ı bu suikastların arkasındaki isim olarak görmüştü. Hollanda’da bir buçuk yıl gözaltında tutulan Önal, Türkiye’nin iade talebine rağmen serbest bırakılmıştı.

Kendisini “kara kutu” olarak tanımlayan Önal’ın, aralarında üst düzey Türk ve Kuzey Kıbrıslı siyasetçiler ile iş insanlarının da bulunduğu kişilere ait uygunsuz görüntüler içeren onlarca kaseti elinde tuttuğu iddia ediliyordu. Eski savcı Bozkurt, bu kasetlerin Önal’ı koruyacağını düşündüğünü söylemişti.

Önal, kısa süre önce Bugünkıbrıs'a verdiği son röportajında, “Ben bir kara kutuyum, beni susturmak isteyecekler” diyerek öldürülme ihtimalinden açıkça söz etmişti.

banner36
Yorumlar (0)
banner6
Günün Anketi Tümü
Sizce KKTC’nin en büyük sorunu nedir?
Sizce KKTC’nin en büyük sorunu nedir?