
3 Mayıs'taki eylemde tutuklanan Halil Karapaşaoğlu,” 50 bin silahlı askere ve polise rağmen Türkçe konuşan Kıbrıslıların can ve mal güvenliği yok. Kıbrıslılar kümesin içinden çıkması lazım, özgürlük talep edilmesi lazım" dedi
Sivil Savunma çemberindeki eylemde konuşan ve 3 Mayıs'taki eylemde tutuklanan Halil Karapaşaoğlu, Kıbrıslı Türklerin 50 yıldır Türkiye tarafından esir alındığını belirterek, Türkiye'nin Türkçe konuşan Kıbrıslıları kullanarak burada hak iddia ettiğini söyledi.
Karapaşaoğlu, 1985'te Raif Denktaş'ın öldürülmesini, 1996'da ise gazeteci Kutlu Aladalı'nın suikastle öldürülmesini örnek gösterdi.
Karapaşaoğlu, eğer bu ülkede hukuk devleti olsaydı ve polis bağımsız olsaydı, bu tür suikastlerin önlenebileceğini vurguladı.
50 bin silahlı askere ve polise rağmen Türkçe konuşan Kıbrıslıların can ve mal güvenliğinin olmadığını dile getiren Karapaşaoğlu, "Kıbrıslıların kümesin içinden çıkması lazım, özgürlük talep edilmesi lazım" dedi.
Türkiye’nin, Kıbrıslı Türklerin kamusal alandaki görünürlüğünü azaltmaya yönelik adımlar attığını öne süren Karapaşaoğlu, bu durumu bir “kolonizasyon projesi” olarak nitelendirerek, bürokrasiye yönlendirilen toplumun artık bu alandan da dışlanmaya başlandığını ifade etti.
“İnsan kalmak istiyorsak direnmeliyiz” diyen Karapaşaoğlu, tüm topluma düşünme, sorgulama ve sesini yükselt çağırısında bulundu.